Bir kültürün varlığı, onun temel değerlerine sıkı sıkıya sarılmasından geçer. Ne yazık ki, Çerkes kültürünün asırlık mirası olan Xabze, zamanla İslam kültürünün etkisi altında şekil değiştirmiş, özünden uzaklaşmaya başlamıştır. Xabze, toplumu bir arada tutan sosyal, ahlaki ve etik ilkelerin toplamıdır; büyüklere saygıdan, küçüklerin korunmasına, toplumsal dayanışmadan özgürce dans edebilme özgürlüğüne kadar birçok unsuru içerir. Ancak İslamlaşma süreci, bu kadim yapının yavaş yavaş aşınmasına neden olmuştur.
Bir zamanlar çocuk şenlikleri ile dolu olan Çerkes toplumu, çocuk düğünleri adı altında çocuk yaşta evlilikleri meşrulaştırmaya başlamış, bu durum Çerkes kültürünün çocuğa ve kadına duyduğu saygının gölgelenmesine yol açmıştır. Eskiden tamade olarak bilinen bilge liderler, topluma ahlaki rehberlik yaparken, bugün bu bilgelik yerini ahlak bekçiliği yapan, genç kızların giyimiyle ilgilenen ve özgürce dans etmelerine bile tahammül edemeyen erkeklere bırakmıştır.
Çerkes kültüründe dans eden bir genç kıza laf etmek kimsenin haddine değildi; kadının zarafeti dansında anlam bulurdu. Ancak mini etek giymenin ahlaksızlıkla suçlanması, Çerkes kültürünün şekilciliğe ve ahlaki yozlaşmaya nasıl teslim olduğunu gösteriyor. Türbanlı ve sakallı erkeklerin değer kazandığı, kadınların ise İslami değerlerle yargılanarak ikinci sınıf vatandaş konumuna itildiği bir toplum, köklü Çerkes geleneklerinden kopmanın en açık göstergesidir.
Çerkes kültürünün en önemli unsurlarından biri olan kaşenlik (gençlerin özgürce, birbirlerine saygı duyarak, bir arada eğlenmeleri) de yavaş yavaş ortadan kalkmaktadır. İslam etkisi altındaki Çerkes toplulukları, Xabze’nin kadim temellerini unutmaya yüz tutmuş durumda. Maddi ve manevi dayanışma yerini, akrabalar arasında yük olma korkusuna bırakmışken, toplumsal bağlar zayıflıyor ve insanlar birbirlerine yabancılaşıyor.
Bir zamanlar Adıge törelerini öğrenmek ve çağdaş yaşam koşullarına uyarlamak her Çerkes’in ulusal görevi sayılırdı. Ancak İslam kültürünün etkisiyle bu töreler gün geçtikçe erozyona uğramakta. Dogmatik eğitim, modern ve sorgulayıcı eğitimin yerine geçerken, genç nesiller yaratıcı düşünceden uzaklaştırılıyor. Bugün, Çerkes gençleri kalıplaşmış, sorgulamayan bir eğitime zorlanıyor.
Bir kuşak sonrasında, Xabze’nin bu kadim temelleri tamamen unutulma tehlikesiyle karşı karşıya. Eğer bu süreç devam ederse, Çerkesler kendi kimliklerini ve geleneklerini kaybedecek. Yüzyıllardır var olan bu köklü kültür, belki de sadece tarih kitaplarında birer anı olarak kalacak.
İslamlaşan Çerkesler, şekilci bir yaşam tarzını benimserken, köklü Çerkes gelenekleri İslam kültürü içinde eriyerek kadınlar üzerinde derin etkiler bıraktı. Çocuk şenlikleri, çocuk evliliklerini meşrulaştıran "çocuk düğünleri" gibi başlıklarla yer değiştirdi. Bu tür değişiklikler, Çerkes kültürünün insan haklarına saygılı yapısına aykırıdır. Eskiden bilge kişilerin toplumun rehberliğini yaptığı bir yapı, yerini genç kızların giyimiyle ilgilenen ahlak bekçilerine bıraktı. Mini etek giyen genç kızlar sosyal medyada ahlaksızlıkla suçlanırken, Çerkes toplumu öz değerlerinden hızla uzaklaşıyor.
Sonuç olarak, Çerkes kültürü İslam etkisiyle çözülmekte ve eğer bu süreç durdurulmazsa, bir nesil sonra Xabze ve diğer kültürel değerler tamamen yok olma riski taşıyor. Çerkes toplumu, kültürel mirasını korumak için harekete geçmezse, bu köklü kültür sadece birer anı olarak kalacak.
Ayşe Nart
Comments